Bir ihracat kenti olan Denizli’de her iş insanının hava yolu ulaşımı için, önce şehir merkezi ve Çardak Havalimanı arasındaki yolu katetme zorunluluğu, iş insanlarını ve iş partnerlerini yeterince yormakta. Bu zorluğu bir nebze olsun hafifleten, şehir-havalimanı özel taşımacılığı konusunda, son günlerde çıkan engel, sabırları taşırıyor.
Uzak mesafeye ve zamana akılcı çözüm bulan girişimci Denizli insanının yaklaşık 12 yıl önce başlatmış olduğu dolmuş-taksi yöntemi son 15 gündür DHMİ tarafından sekteye uğratılmakta. Havaalanı taksi diye tabir ettiğimiz taksiciler kooperatifi, belediye encümen kararı ile toplu taşıma yöntemini ifa ederek, alana varışı kolaylaştırmakta idi. Ne var ki, havaalanı yolcu transferi ihalesine giren ve ihaleyi alan firma şikayeti ile, bu kooperatifin çalışanlarına korsan taksicilik yaftasının yakıştırıldığını ve maddi cezalar kesildiğini işitmekteyiz.
Denizlililerin evlerinden alınıp evlerine bırakıldığı bu sistem, hepimizin zaman sarfiyatını düşürmekte iken, halk için yeni-ucuz ve güvenli bir alternatif bulunmaksızın aniden kesilmiştir. Servisin tek yöntem olarak halka sunulması, tekelcilik anlayışının bir göstergesidir ve kabul edilemez. Her alanda olduğu gibi bu konuda da rekabete imkan verilmeli ve rekabetin iyileştiriciliğinden halkın yararlanmasının önü açılmalıdır. Vatandaşlarımızın özgürce, istediği taşıma aracını kullanabilme lüksüne sahip olması sağlanmalıdır.
Çardağa inen ve Pamukkale Karahayıt a gitmek isteyen bir turisti, mevcut otobüslü servise alıp, Ankara Asfaltı üzerinde indirip, “valizinle bu ana yolda karşıya geç ve oradan Pamukkale için kendi imkanlarınla bir ulaşım sağla” denmesi, hangi turizm anlayışına ve hangi konukseverliğe sığmaktadır? Bu tutum, ne yeni dünyaya, ne de termal iyi gelir sloganı ile başlattığımız turist çekme politikamıza uygun olamaz. Dünyanın hiçbir havalimanında taksi durağı olmayan yer yoktur.
Bu uygulama sebebiyle, İstanbul da ameliyat olarak Çardağa inen bir hemşehrimizin, özel taksiye binebilmek için nelere katlandığını, terminal kapısından uzunca bir yolu acı içinde yürüyerek taksiye ulaştığını düşünerek, yetkilileri empatiye davet ediyoruz. Elbette ihaleye girerek sorumluluk yüklenen ve kazanç bekleyen firmanın zararını istemeyiz. Vergilendirilmiş kazancın kutsal olduğuna inanırız. Bunu savunuruz. Lakin hangi yüzyılda olduğumuzu unutmadan, turizm potansiyellerimizi paraya ancak iyi hizmet-iyi ulaşım ile çevirebileceğimizi unutmadan, rekabetsiz ticaret olamayacağını unutmadan, insanın iyi yaşam hakkının kutsallığını göz ardı etmeden, ulaşmadığın yer senin değildir özdeyişini aklımızda tutarak, halkımıza ve şehre çeşitli sebeplerle gelen yabancılara maksimum hizmet sunmayı görev edinmeye, görev edinenlere de sahip çıkmaya, yasal mevzuatı da bu durumlara göre revize etmeye mecburuz.
Bizler iyiyi hak eden, şehri için çalışan, koşturan emek harcayan iş insanları, memleket sevdalılarıyız. Yetkilileri bizi bezdirmeye değil bu sevdayı beslemeye davet ediyoruz.
Saygılarımla.
MELEK SÖZKESEN
GESİFED BŞK. YRD.
Yorum Yazın