İZMİR (AA) - Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger, "Kendi deneyimimden yola çıkarak şunu net bir şekilde söyleyebilirim ki zaman zaman yaşadığımız ırkçılık, yabancı düşmanlığı, İslam düşmanlığı, karşıtlığı sorunu olsun, bunlarla mücadele edebilmenin yolu, aslında ilaç diyebileceğimiz şey iletişimde olabilmek, diyalog kurabilmek." dedi.
Büyükelçi Berger, Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Rektör Vekili Prof. Dr. Erdal Çelik'i ziyaret etti ve öğrencilerle bir araya geldi.
Eğitim alanındaki iş birliğin her zaman AB-Türkiye arasındaki ilişkinin en önemli, ana noktalarında yer aldığını kaydeden Berger, AB'nin yürüttüğü en başarılı programlardan birisinin Erasmus Plus programı olduğunu, bu programdan düne kadar yaklaşık 2 milyon öğrencinin yararlandığını, 500 binden fazla Türk öğrencinin Avrupa ülkelerine ziyarette bulunduğunu söyledi.
Berger, bilim ve araştırma alanında "Ufuk 2020" adını verdikleri programları bulunduğunu aktararak, şöyle devam etti:
"Araştırma enstitülerinin ve bu alanlarda faaliyet gösteren şirketlerin, diğer ülkelerin aynı alanlarda faaliyet gösteren kurumlarla bir araya gelip çalışabilmesine imkan sağlayan bir program. AB'nin bir süredir yürüttüğü başarılı programlardan biri de bu. Bu elde edilen başarı da iletişim kanallarının açık tutulmasıyla, yalnızca diplomatlar, iş çevreleriyle değil üniversitelerle de bu kanalın açık tutulmasıyla sağlandı. Kendi deneyimimden yola çıkarak şunu net bir şekilde söyleyebilirim ki zaman zaman yaşadığımız ırkçılık, yabancı düşmanlığı, İslam düşmanlığı, karşıtlığı sorunu olsun, bunlarla mücadele edebilmenin yolu, aslında ilaç diyebileceğimiz şey iletişimde olabilmek, diyalog kurabilmek."
Başka bir iş birliği alanının da mültecilerle ilgili olduğunu ifade eden Berger, şunları kaydetti:
"Türkiye ile yürüttüğümüz çok önemli iş birliği alanları var fakat bunlardan en önemlisi Suriye krizine siyasi bir çözüm bulunması için birlikte çalışılması. İnsani yardım ve eğitim desteğinin kriz mağdurlarına sunulması büyük önem taşıyor, sorunun kökünde yatan nedenleri ortadan kaldırabilmek, sorunu çıktığı yerde çözebilmek amacıyla. Bu noktada da özellikle siyasi düzeyde Türkiye ile AB arasındaki iş birliğinin son derece iyi bir düzeyde olduğunu söyleyebilirim."
Büyükelçi Berger, AB'nin sağladığı desteğin iki temel amacı bulunduğunu dile getirerek, birinin Suriyelilere ya da diğer ülkelerden gelen mültecilere yardım, ikinci amacın da bu mültecilere ev sahipliği yapan toplumlara destek verilmesi olduğunu vurguladı.
Ev sahibi toplumların omzundaki ağır yükün hafifletilmesi amacıyla 100 kadar okulun inşa edilmesini sağladıklarını anlatan Berger, "Gelişmelerin nasıl ilerleyeceğini hep birlikte göreceğiz. Türkiye ile AB'nin hemfikir olduğu bir husus var ki o da kayıp bir nesil olmasına göz yumamayacağımız ve çocukların, gençlerin geleceğe dair umutlarını ellerinden alamayacağımız. Bu konuda Türkiye ve AB aynı fikirde." dedi.
- "Bilim diplomasisi daha fazla önem kazandı"
Üniversite hakkında bilgi veren DEÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Erdal Çelik de üniversite olarak bilim çağında bilim diplomasisinin daha fazla önem kazandığına inandıklarını söyledi.
Bilimsel faaliyetlerin dış politikanın önemli bir aracı haline geldiğini vurgulayan Prof. Dr. Çelik, bilginin diplomatik amaçlarla kullanılmasının, uluslararası bilimsel ekonomik ve politik iş birliği kanallarının daha kolay kurulması ve sürdürülmesine olanak sağladığını ifade etti.
Yorum Yazın