ÖRNEK, MANEVİYAT DOLU BİR İŞ ADAMIYDI

Tarım, Ali Filiz hakkında şu ifadelere yer verdi; Kardeşler! Ali Filiz (71) Ağabey girişimci, iş adamı, sanayici, yönetici idi, ama tam bir halk adamıydı. Tasavvufi derinliği vardı. Çok mütevazi yaşadı. Dünyada yaşadı, ama dünyaya prim vermedi. Ölümü ve ahireti unutmadı. 

Perforje üretimi yapardı. Büyük bir fabrikası vardı. İçinde camisi de. Bir yönü iş adamlığı iken, diğer yönüyle hep halkın içindeydi. Sivil Toplum Kuruluşları'nın, yardım kuruluşlarının en büyük dost ve destekçisiydi. Devletin yetişemediği işlerin de. Hayırlı bir sosyal çalışma olup da, Denizli'de onun bulunmadığı kurum yok gibidir. Tam bir fakir babasıydı. 

Denizli İmam Hatip Lisesi'nin senelerce dernek başkanlığını yaptı. MÜSİAD Denizli Şube Başkanlığını da. Cevat Akşit Hocaefendi''nin öncülük ettiği Gümüşhanevi (GAYE) Vakfı'nın kuruculuğunu ve Yönetim Kurulu üyeliğini yaptı. Cevat Akşit Hocaefendi ile güçlü bir aile dostlukları vardı. Ondan yardım isteyip de boş dönenin olmadığını biliyorum. Bir dava adamıydı. Kazandığını davası, yakınları, dostları, hayır hizmetlerinde bulunanlar ve ihtiyacı olanlarla paylaşırdı. İş yerindeki yemekhanesi yalnız personeli için değildi. Orada pek çok kişi yemek yemiştir. Pek çok hayırlı toplantı onun yemekhanesinde yapılmıştır. 

Ali Ağabey'in siyasi yönü de güçlüydü. Herkesçe sevilirdi. Fazilet Partisi ve Saadet Partisi dönemlerinde 2 kere Denizli Belediye Başkanı Adayı oldu. Fazilet Partisi'nde İl Başkanlığı yaptı. Milli Görüş Lideri Erbakan Hoca'ya hep sadık kaldı. Denizli'nin Milli Görüşçüsü olarak tanınırdı. 

Ali Filiz'in hayır hizmetleri yurt dışına da taşmıştı. Bugünkü Mescid-i Aksa'nın ana mekan ve avlusundaki perforjelerini, merhum Saffet ağabeyiyle birlikte göndermişlerdi. İGMG İtalya Bölge Başkanı Osman Duran, İtalya'nın Milano ve Emperya şehirlerindeki camileri için perforje istemişti. Onu da geri çevirmemiş, İtalya'ya da göndermişti. 

Şunu hemen söyleyeyim! Ali Ağabey bir kere olsun yaptığı hayırları ima yoluyla da olsa anlatmış değildir. Ben kendisini 1986'dan bu yana tanırım. Yaptığı hayırları, öğrencilere doğrudan veya dolaylı destekleri bir vesile ile öğrendiğimde şaşırıp kalmışımdır. Ali Ağabey'in gönlünün ne kadar zengin ve kuşatıcı; parasının da ne kadar "bereketli" olduğunu düşünmüşümdür. Biz sır olarak kalan şeylerden bildiklerimizi yazdık. Allah bilir, bizim bilmediğimiz diğer yardım ve hayırları kim bilir ne kadar! 

Fabrikasında personeline manevi eğitim ve kişisel gelişim eğitimleri verdirirdi. Onun personeli fark edilirdi. Bir ziyaretimizde 1960'lardan itibaren çıraklıkla başlayıp bugüne kadar yaptığı sanayi ve girişimcilik hizmetlerini anlatmıştı. Hayran kaldık. Ayrılırken, "Ağabey!" dedim; "Bu bilgi ve tecrübeler sende kalmamalı, kitaplaştırılmalı." Bir evladının bu çalışmayı yapmaya niyetlendiğini anlatmıştı. Tabiiliği, samimiyeti, dürüstlüğü, örnek bir iş adamı oluşu gibi meziyetleriyle Ali Filiz'in hayatı kitaplara sığmaz. O maneviyat zengini insanın hayatı, kazandırdıkları, eserleri, başarıları özet de olsa mutlaka kalıcı hale getirilmeli. Evlatlarından bunu bekliyoruz.